Sayfalar

Pazar, Mayıs 18, 2008

Xealon Günlükleri -- Bölüm: Buospota -- Rei Xen'de Tutuklama(1-2)

Rei Xen’de Tutuklanma

Krallık son yıllarda, yönetici grup kendi rahatlarından başka bir şey düşünmediği ve son derece tutucu ve içi boş bir kurallar dizisini Krallık’ın resmi felsefesi ilan ettikleri için, komşu sistemlerdeki gelişmelere ilgi göstermemiş,Krallık içinden gelen tepkiler de susturulmuştu. Bir yıl kadar önce toplanan Evrensel Barış Konseyi’nde Krallık’ın küçük görülmesi ve komşu sistemlerin artan saygınlıklarıyla ticari öncelikler kazanmaları Kral’ı huzursuz etmeseydi, her şey aynen devam edecekti. Kral, kendisine kan bağıyla bağlı yönetici grupta aslında kuralları koyan tek kişiydi. Bu yüzden etkilere çok açıktı, gücünü kaybetme korkusu ile de gittikçe paranoyaklaşıyordu. Kendisinden önceki kralların tarihinde onu tedirgin edecek bir olay olmasa bile, zamanın değiştiğinin az çok farkına varabiliyor ve çevresindekilerin eskiden çok umursamadıkları diğer sistemlerin artan gücünden dolayı ona ihanet edeceklerini düşünüyordu. Paranoyaklığı Krallık’ta casusların yakalanması ile daha da arttı. Eskiden önemsenmeyen bu ufak sistem, belli ki nüfusları da güçleri gibi hızla artan komşuları tarafından ideal bir sömürge olarak görülmeye başlanmıştı. Zayıftılar, savunmaları zayıftı, yönetim kabiliyetleri zayıftı. Krallık’ta yeni yeni ortaya çıkan tüccar grubu Kral’ın endişelerinden faydalanıp güçlenmeye başladılar. Ona diğer sistemler hakkında bilgi getirmek hatta gerekirse yeni teknolojiler hakkında bilgi aşırmak karşılığında hareketlerinde serbestlik kazandılar. Başlarına buyruk davranmaya başladılar. Bu sırada, Kral da bilim adamlarından güvendiklerini etrafında topluyor, onlardan ne yapmak gerektiğini öğrenmeye çalışıyordu. Ama kendi banazlığı, ve çevresinin tutuculuğu yine de gelişmeye engel oluyordu.

Thoux, dildeki ustalığı ve kurnazlığı sayesinde Kral’a en yakın bilim adamı haline gelmeyi başardı. Danışmanlarının hoşuna gitmese de Kral’ın aklına girip yeni projeler başlatmayı bile başardı. Elbette bunlar hiç kolay olmuyordu.Thoux’un aslında tek yaptığı Kral’ı çok iyi gözlemlemek, korkularını fark etmek ve onların üzerine gitmekti. Yine de ilerleme çok yavaştı. Zaman geçtikçe, Başgezegen Rei Xen’de, Krallık’ın güç kaybettiği daha çok konuşulur oldu. Kral’a güven azalıyor, yolsuzluk söylentileri artıyordu. Rei Xen hızla karışmaya, tam bir kaos ortamına sürüklenmeye başladı.

1.

Alrosthei Szowre beklediğinden iyi ağırlanıyordu Tuscan İdari Hapishanesi’nde.

Ortalık karışmaya başlayınca,Thoux ona Xealon’a dönmesinin iyi olacağını haber vermişti. Ama dönmeden önce yapması gereken son bir görev vardı. Alros, Thoux’un Rei Xen’deki sağ kolu ve Kral’ın yanında hızla parlamasının arkasında yatan en önemli sırdı. Rei Xen’de olan bitenleri ve Yönetici Grup’la ilgili tüm haberleri ona Alros iletiyordu. Alros ve Thoux kartlarını akıllıca oynamışlar, ve Alros’un Rei Xen’deki bilim çevresinde sözü geçen, ve yönetici grubun danışmanları üzerinde de etkisi olan bir isim olmasını sağlamışlardı. Alros, Thoux’dan son görevi ile ilgili mesajı aldığında, bunun hapishanede sonlanacağını anlamıştı ama yine de yapmıştı yapması gerekeni.

Thoux’un gönderdiği mesaj çok açıktı. Thoux, ondan Tuscan İletişim Akademisi’nde sadece konsey yetkililerinin girebildiği, Krallık Sinyal Protokolleri’nin de saklandığı Resmi Kütüphane’den Syrnaon klanı ile Threne ve Kreotia sistemleri için resmi bağlantı kodlarını ve 1 yıl öncesinden 4 ay öncesine kadar yapılan görüşmeler arasından bazı anahtar kelimeleri içerenleri kopyalamasını istiyordu. Alros içeri gizlice girmeyi ve kopyaları almayı başarmıştı.Ama tam Xealon’a gidecek gemiye binerken tutuklanmıştı.Alros neden tutuklandığını tahmin edebiliyordu. Kütüphaneye izinsiz girmesi Krallık Yasaları’na göre bir bilim insanını bile tutuklatabilecek kadar büyük bir suçtu. Ama izin alması da aylar sürecek bir bürokrasi zinciri demekti ve izin için geçerli bir nedeni olması gerekiyordu. Alros’un vakti yoktu,ve asıl nedeni doğrudan söylediğinde,zaten izin vermek yerine doğrudan hapis cezası verirlerdi. Bir bahane uydursa bile, kısa zamanda yetkilileri ikna edecek bir neden bulmak neredeyse imkansızdı. Thoux’un kendisi başvursa bile ihtimal çok düşüktü.Dolayısıyla kütüphaneye gizlice girmek ve yakalanma riskini göze almak gerekiyordu.

2.

Kütüphane oldukça eski bir yapı oluğu için ve daha önemlisi Krallık’a doğrudan ait olan tüm mülkler kutsal sayıldığı için binada detektör yoktu. Güvenliği aşmak da Alros gibi Rei Xen’de son derece popüler olan birisi için sorun olmamıştı. Rei Xen sokaklarında zeki ve karizmatik Alrosthei Szowre’nin tez çalışmasının Rei Xen’in aylardır içinde bulunduğu karışıklığı çözebileceği konuşuluyordu. Alros’un karizmasına söylentiler de eklenince,güvenlik biriminde çalışan tanıdıklarıyla iş çıkışı içki içerlerken kısa bir konuşma yapması yeterli olmuştu.

Alros, sohbet arasında her zamanki gibi tezi ile konu açıldığında, aklından planı uygulamaya başlamış ve önce, canını çok sıkan bir konu olduğunu söylemişti.


“Doğrusu, tezim çok büyük olasılıkla bir şeyleri değiştirebilir, gidişatı düzeltebilir. Ama birkaç gün önce bazı eksiklikler olduğunu fark ettim.Bu eksiklikler,tezimin etkili bir biçimde tamamlanmasına engel olacak ne yazık ki.”


Arkadaşları Alros’un son derece dertli görünmesi ve neredeyse tamamen dolu içki bardağını bir dikişte bitirmesi üzerine çok meraklanıp üzerine gitmişler,sorunun ne olduğunu anlatmasını istemişlerdi.


“Rei Xen’deki problemlerle ilgili birkaç çözümüm var tezimde. Ama açıkçası içlerinden sadece biri gerçekten etkili olacak. Ne yazık ki burada size anlatamam,biliyorsunuz hem şu gizlilik meseleleri hem de tezimi konferansta açıkladığımda kimsenin haberi olmamasını istiyorum. Anlarsınız.”


Arkadaşları tam anlamasalar da büyük politik oyunlar döndüğünü düşünüp kafa sallamışlardı.


“İşte o en etkili çözümde bir aksaklık var ne yazık ki. Çözümüm henüz yeterince kararlılık göstermiyor.”


Sonra masadakilerin anlamayacağından emin olduğu teknik bir dille problemi açıklıyor gibi konuşmuştu. Masada konudan anlayan biri olsa Alros’un ne kadar saçma sapan şeyler öne sürdüğünü hemen anlardı.


“Yani,sonuçta bu çözümü sunamam bu halde.”


Sonra durup,derin derin düşünüyormuş gibi boşluğa bakmıştı bir süre.


“Tabii o kitaba bir bakabilsem,problem hemen hallolacak ama…”


İç geçirip sustuğunda arkadaşları merakla devam etmesini istemişlerdi. Konu kitapsa, onlar da kütüphanede çalışıyorlardı, ve diğer kütüphanelerde de bir sürü insan tanıyorlardı.Belki bir yardımları olurdu.


“Ama ,yok, nasıl yardım edeceksiniz.Bu dediğim kitabın Krallık’ta tek kopyası var o da Resmi Kütüphane’de. İzin almak için aylar gerekiyor biliyorsunuz. Hem o dar kafalı bürokratları bilirsiniz,izin çıkmayabilir bile. Yok, benim o kadar vaktim yok. Çok yazık.”


Üzgün, ağlamaklı bakışlarını kısaca arkadaşları üzerinde gezdirdi. Arkadaşları yapabilecekleri bir şey olduğunun farkına varmışlardı ancak yardım etmeleri onlar için de Alros için de çok riskliydi.Yine de eğer bu kitap gerçekten bu kadar önemliyse, Rei Xen’deki problemin çözümünde gizli kahramanlar olabileceklerini düşünmek ve sıkıcı hayatlarında torunlarına anlatabilecekleri heyecanlı bir öykü olması fikri onları heyecanlandırmıştı.


Kısa bir tereddütten sonra Alros’un beklediği teklif geldi. Alros önce bu fedakarlığı kabul edemeyeceğini,çok duygulandığını ama bunun çok riskli olduğunu söyleyip reddetti. Bir yandan da arkadaşlarının cesaretini överek onarlı gizliden gizliye cesaretlendiriyor,ısrar etmelerini sağlıyordu. Sonunda zorla ikna olmuş gibi kabul etti. Sorunsuz işleyeceğini düşündükleri bir plan yaptılar.


Alros, akşam banyosundaki aynaya bakarken, gerçekten de dedikleri kadar usta ve karizmatik bir konuşmacı olduğunu düşündü. Vücudunu dikleştirdi, en karizmatik olduğunu düşündüğü yüz şeklini ve duruşu aynada tekrar etti. Sonra durup aynaya gülümsedi:


“Şu anda hiç olmadığın kadar aptal görünüyorsun Alrosthei Szowre!”


Göğsünü kabartmak için tuttuğu nefesini bıraktı ve kendi kendine gülerek ışığı söndürdü.

“Ama işe yarıyor.”


Yatağına giderken hem heyecanlıydı hem de korkuyordu.

Hiç yorum yok:

LinkWithin

Related Posts with Thumbnails