Sayfalar

Salı, Şubat 23, 2010

Sen kimdin?

Kendini gösterme savaşı bu seninki,

Tüm bu çekismelerin, çekiştirmelerin

Varlığını kanıtlama çaban boşuna.

Sen çünkü artık bir insan değil,

Uzayda boşu boşuna yer kaplayan bir varlıksın.

Sanki sonsuzmuş gibi hayatın

Kazık çakma sevdan boşuna.

Nereye kadar gidersin en fazla?

Elinde yalancı bir terazi,

Cebinde yönünü çoktan şaşırmış pusula,

Yolu bile göremeden, adımlarını saya saya.

Zamanı yağmalayarak yaratmaya çalıştığın bu düzen,

Fırtına yaklasşırken kurduğun bu kağıttan kuleler,

Sana kalır mı sanırsın?

Ötesi yok , koşup geldiğin nokta hep aynı.

Benden de bizden de alıp alabileceğin bu.

Cebinde boyalı, değersiz çakıl taşları.

Çaldığın taşlardan yol yapabilirsin sanıyorsun,

Uzanırsın ölümsüzlüğe öyle mi?

Çık yoldan çık,

Yol döndürmüş gözünü.

Evren elinin altında oysa.

Ve sen dünkü çocuk,

Yaşın ne kadar önemsiz bu tarih sayfasında.

Bu bilgiçliğin , bu kinin kime?

Çık yoldan artık, 

Aşınmış koyun sürülerinin geçtiği patikalar.

Sadece koşmaksa olayın 

Böyle körlemesine, düşünmeden,

Senden daha hızlı kosacak bir sürü hayvan var.

Kafatasını işgal ediyor o kıvrımlar boşu boşuna.

Hiç yorum yok:

LinkWithin

Related Posts with Thumbnails